Memur-Sen İl Temsilciliği Teşkilat buluşması Erzincan’da düzenledi. Erzincan Müftülüğü konferans salonunda düzenlenen programda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, iki önemli gündemimiz var 3600 ek gösterge ve sözleşmeliler konusu bu konularla ilgili çalışmalarımız devam ediyor dedi.

Programa katılan ve bir konuşma yapan AK Parti Gelen Başkan Vekili Binali Yıldırım, ise 3600 ek gösterge konusunda sona gelindiğini ifade ederek, 3600 diye tanımlanan mesele Çalışma Bakanlığımızın yoğun gündemi olarak devam ediyor dedi.

MEMUR-SEN GENEL BAŞKANI ALİ YALÇIN, İKİ ÖNEMLİ GÜNDEMİMİZ VAR 3600 EK GÖSTERGE VE SÖZLEŞMELİLER KONUSU

Memur-Sen İl Temsilciliği Teşkilat buluşması programında konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın; “Hem Türkiye’nin kapasitesini artırmaya, hemde artan kapasiteden payımızı alma mücadelemizi sürdürüyoruz. Bugün enflasyon rakamları açıklandı. 7’nin üzerinde bir Nisan ayı enflasyonu gerçekleşti. Biz kamu görevlisi olarak her zaman ifade ettiğimiz gibi bir kez daha ifade etmek istiyorum buradan, memur için toplu sözleşmede aldığımız kazanımlar son derece kıymetli ama enflasyonist ortamda hangi kazanımı alırsanız alın enflasyonun dizginlenemediği, piyasa istikrarının bir an önce sağlanamadığı yerde aldığınız zam geride kalır ve alım gücü problemi önümüze gelir. Bu açıdan biz memurlar olarak düşük enflasyon ve piyasa istikrarı istiyoruz. Çünkü memur için sabi gelirli için en iyi zam düşük enflasyon ve piyasa istikrarıdır. Yoksa öbür türlü olduğunda bordolular hep alım gücünü kaybederler. Bu açıdan da böyle enflasyonist ortamlarda yaşayan mobil sisteminin devreye girmesi ve memurun alım gücünün korunması noktasında bugün bir kez daha çağrımızı yineledik. İstiyoruz ki küresel anlamda ki krizden Türkiye çok fazla etkilenmesin. İstiyoruz ki ekonomimiz çok büyüsün. İstiyoruz ki ihracat rakamlarımızın bu anlamda büyüdüğü gibi piyasa da da milli gelir artsın ve artan milli gelir sabit gelirlilere eşit dağıtılabilecek biz zemin olsun. Bu anlamda atılan adımlar toplu sözleşme marifetiyle vesile olduğumuz süreçten son derece önemli kazanımlara vesile oldu. Ama daha fazlası için gayretimiz sürecek. Örgütlü mücadelemiz sürecek. Önümüzde çok önemli iki tane gündemimiz var. Burada sayın Başbakanımıza özellikle teşekkür ediyorum. Bayramdan önce bizim misafirimizdi. Uzun bir süre memurların sorunlarını dinlemeye ayırdı. Gerçekten çok nitelikli bir vakit ayırmaydı. Bütün başkanlarımızla meseleleri enine boyuna tartıştığımız, konuştuğumuz, müzakere ettiğimiz, istişare ettiğimiz güzel bir birliktelik oldu. Bu açıdan Başbakanımıza teşekkür ederken Memur-Sen ailesine gösterdiği ilgi için özellikle teşekkür ediyorum. Orada da gündeme getirdik. O gündeme getirmemizde de kendisi hassasiyetle dinledi. İlgili mekanizmalarla da tartışma gündemine katacağından şüphemiz yok. Gündemimiz bizim şuan ek gösterge gündemi ve sözleşmeliler gündemi. Yoğunlukla iki gündemimiz var. Önümüzde kamu görevlileri olarak. Biz 3600 ek gösterge diye kamuoyunda isimlendirilen ama aslında ek göstergelerin yeniden düzenlenmesi olarak genel çerçeveyi ifade etmeye çalıştığımız bu gündeme ilişkin belli meslek guruplarının dışına çıkıp tüm kamu da ki çalışanların ek gösterge düzenlemesinde ki nihai sonuç olarak hedeflenen nokta olarak hepsinin memnun olacağı bir çerçevenin üretilmesi. Yani ek gösterge düzenlemesinde ki amaç şu aslında. Çalışırken maaşımıza çok dokunacak bir şey değil o. Emekli ikramiyemizin ve emekli maaşımızın yükseltilmesi. Yani orada ki temel talep o. Biz kamu görevlileri olarak emekli ikramiyemizin çok yüksek olmadığını biliyoruz. Çünkü diğer bazı ödentilerimiz emekli kesintilerine dahil değil. Bu açıdan emekli ikramiyelerimizin yükselmesine ilişkin bir taleptir. 3600 ek gösterge diye kurduğumuz cümlenin adı. Ek göstergeden yükselmenin sağlanacağı kısım ek göstergeden almalı, ek gösterge artışı 3600’ün altında kilerde çok fala bir oyama yoksa burası da tazminat yansıtma oranları dediğimiz 55 puan ile 250 puana arasında ki bir 20-25 puan yukarı çekerek tüm herkesin emekli maaşını ve emekli ikramiyesini uzun vade de artıracak ve herkesin memnun edecek bir çerçeve için uğraşıyoruz. Ayın 10’un da üçüncü toplantımız var. Bu ana kadar iki toplantı yaptık. İki toplantının haricinde de 12 tane de mutfak çalışması yaptık. Yani ilgili sendikanın mutfağı ile Çalışma Bakanlığının mutfağı bir araya gelerek kör nokta kalmasın diye beraber bir çalışma yürüttük. Şimdi istiyoruz ki ayın 10’un da ki teklif geneli kapsayacak şekilde bir teklif gelsin. Eksikler aksaklıklar varsa onları da tartışarak bulalım. Onları da ifade edelim. Çünkü biz bu konuya vakıfız. Dersimizi çalıştık. 360 dereceden kamuyu görebilen bir göze sahibiz Memur-Sen ailesi olarak. Çünkü her yerde örgütlüyüz. Bir milyonu aşan kapasitedeyiz. 11 hizmet kolunda bütün tartıştığımız konular kamu da verimliliği artırma, sorunları çözme, yeni kazanımlar üretme, insanların iş huzuru için iç huzurunu temin etme noktasında örgütlü kapasitemize ter akıtma konusunda uzun süredir emek veriyoruz. Burada da bir genel memnuniyet üretelim derdimiz var. Bu açıdan ben inanıyorum ki bu konuda beklentimiz karşılanacaktır. Ve bu konuda sözlerimiz kaydolmuş, cümlelerimiz dikkate alınıştır diye düşünüyorum. Ayın 10’un da ki toplantıda bu çerçevede gelinir. Varsa eksiklik yüne tartışırız. Anadolu’da zurnacıların bir tabiri var. Derler ki çala çala bir gaydeyi bulacağız. Tartışa tartışa bir yere getiririz.

Diğer önemli gündemimiz sözleşmeliler konusu. İstihdam da zorluk çekilen yerlerde personel tutmaya yönelik bir seçenek olarak 2011’en sonra yeniden bir yola girildi. Fakat bu yolda memnuniyetsizlikler, tartışmalar, kıyaslamalar, onda var bide niye yok. Aynı işi yapıyoruz. Aynı camide kadrolu imam, süresiz sözleşmeli imam, süreli sözleşmeli imam, fahri Kur’an kursu hocası gibi aynı işi yapan farklı farklı ünvanlar da gibi bazılarına 3+1 uygulaması sağlık, diyanet ve eğitim 4+2’idi o 3+1’e indi. Yan bir miktar ceza indirimi yapıldı. Ama bazılarının yolu kapalı müebbet onların ki. Orayı bir şekilde düzenlememiz lazım. Bu konuda bir memnuniyet üretmek lazım çünkü istihdam biçimi olarak yaygınlaştı. Artık doğusu batısı yok. Her tarafta sözleşmeli istihdama geçildi. Fakat arada çok ciddi fark var. 19 ayrı fark vardı aralarında. Biz onu toplu sözleşmede bir iki tanesini çözdük 17’ye düştü. Ama bu iş huzurunu da, iç huzurunu da kamu görevlisinin etkiliyor. Bunun içinde toplu sözleşmede bir karar aldık. 2022 içerisinde bunu çalışacağız ve bunu da bir hale yola getireceğiz. Sonucu bağlıyacağız. Düzenleme için yetkili iradeye siyasi iradeye teslim edeceğiz diye Çalışma Bakanlığı ile sosyal ortaklar olarak bir araya gelip bu çalışmayı ir aşamaya getireceğiz. Çünkü 39 ayrı mevzuat 17 ayrı farka dönüşmüş durumda. Bu kadar dağınıklık olmamalı diyiyoruz. Belli ihtiyaçlara binaen burarla girilmiş olabilir ama gerçek fotoğraf görülmeli. Şöyle bir şey yaşadık. 31 Mart seçimlerinden sonra bin 400 tane memuru sözleşmeli memuru CHP’li, İYİ Partili, HDP’li belediyeler kapının önüne koydu. İki satır yazı şöyle görülen lüzum üzerine sözleşmeniz yenilenmemiştir. Başka hiçbir şey yok. İki satır yazı. 31 Aralık geldi mi tak yazıyı tutuşturuyorlar. Allah’tan örgütlü kamu görevlisi, Allah’tan ki sendikalı. Dav açtık döndürdük. Kırşehir’de. Bir daha attılar bir daha döndürdük. Bu 31 Aralık’ta 25’ini birden tekrar attı. Dedik ki bakım çok açık konuşuyoruz. Kılıçdaroğlu bizde dedi ki emekçinin teminatı benim dolayısıyla varsa bir şey beni bulun demişti. Dedik ki bak buradan Ankara’ya yürürüz. Beni bulun demiştin geldik. Ekran da buldum onu ben dedim ki senin belediyelerde 734 kişiyi işten attılar. Cümlelerin kayıtta duruyor bunun gereğini yap. Diye cümle kurduk. Görmezden duymazdan geldiler. Dedik ki Ankara’ya geliriz. Emek ve adalet yürüyüşü ile merkezin önünde buluruz. Hiç affetmeyiz. Ama yürütmeyi durdurma talepli yeniden başvurduk. 25’inide geçen mahkeme iade etti. Göreve başladılar. Şimdi yine yıldırma yine mobing devam ediyor. Kaç defa olacak bu. Durmadan at bir daha mahkeme ile geri döndür. Diyoruz ki gelin bu sözleşmeliler maddesinde istismara açık alanları kapatalım. Kamu görevlisinin kadro işini çözelim. Bu işi güvenceye kavuşturalım. Dolayısıyla iki dudakların arasına da bırakarak insanlarında geleceklerini karartmayalım diye özellikle hassas bir zeminimiz var elimizden gelen gayreti ortaya koyacağız.

AK Parti Genel Başkan vekili Binali Yıldırım, Memur-Sen İl Temsilciliği buluşmasında, biz tarafız Ay yıldızlı bayrağımıza, toprak bütünlüğümüze aziz milletimiz karşı bölücü yıkıcı faaliyetler olduğu zaman biz tarafız. Ay yıldızlı bayraktan tarafız, Türkiye Cumhuriyetinden yana tarafız dedi.

AK Parti Genel Başkan vekili Binali Yıldırım, Memur-Sen İl Temsilciliği buluşmasında yaptığı konuşmada, “Biz öyle örgütlü toplumlar, örgütlü kuruluşlar gördük ki vesayete alkış tuttular. Demokrasiye, özgürlüklere karşı mücadele verenlerin yanında değil onların sesini kısmaya çalışanlarla beraber oldular. Bunlara şahit olduk. İşte o zor günleri aşarak bugünlere gelen ve Türkiye’nin en büyük memur konfederasyonu Memur-Sen orada da bulunması gerektiği yerde idi şimdi de bulunması gerektiği yerde duruyor. Bir yandan memurlarımızın hak ve menfaatlerini savunurken diğer yandan vesayetlere karşı ülkemizin birlik beraberliğine karşı her türlü faaliyete de bu memleketin asil evlatları olarak gereken tepkiyi koyuyorlar. Gereken cevabı veriyorlar. Taraf taraf olmak tarafı olmayan bi taraf olur. Bi taraf olan bertaraf olur. Diye bir laf vardır. Elbette hepimiz tarafız. Neden yana tarafız. Hak ve özgürlüklerde tarafız. Ay yıldızlı bayrağımıza, toprak bütünlüğümüze aziz milletimiz karşı bölücü yıkıcı faaliyetler olduğu zaman biz tarafız. Ay yıldızlı bayraktan tarafız, Türkiye Cumhuriyetinden yana tarafız” dedi.

3600 EK GÖSTERGE ÇALIŞMALARINDA SONA YAKLAŞILDI

Yıldırım, 3600 ek göstergeyle ilgili, “Tabii çalışanlar memurlar, işçilerimiz, sözleşmeliler tabi gönlümüz arzu eder ki burada bir sadeleştirme yapılabilsin. Çalışanların statüleri mevzuatları birleştirilebilsin. Bunun içinde mücadele ediliyor. Belirli mesafelerde alındı. Buna da şahidiz. Bundan sonrada bu yönde çalışma müşterek çalışma devam edecek. Bunun ip uçlarını da başkan verdi. Aslında onunda yapacağı toplantıda bakanlıkta ele alınacak konulara yönelik bir anlamda düşüncelerini burada kamuoyu ile paylaştı. Uzun süredir gündemimizde olan 3600 diye tanımlanan mesele Çalışma Bakanlığımızın yoğun gündemi olarak devam ediyor. Artık bir sonuçlandırma aşamasına yaklaşıyor. Bunun birçok etapları var. Zor bir düzenleme. İnşallah beklentileri karşılayacak şekilde bir sonuca vardırılır. Şunu unutmayalım ister devlet tarafında olalım, ister devlete hizmet eden memur, işçi veya özel sektör de işveren veya işçi çalışan tarafında olalım. Bu ülke bizim bu ülkenin geleceği hepimizin. İmkanlarımız kısıtlı, ihtiyaçlarımız sınırsız. Önemli olan kısıtlı imkanlarla sınırsız ihtiyaçları öncelikleri iyi belirleyerek beklentileri karşılamak. Zaten bu sağlandığında hem ülkede huzur hemde çalışanın çalıştığı işten haz duyması tatmin olması sağlanmış olur” dedi.

Konuşmaların ardından Memur-Sen İl Temsilcisi Nebi Gül tarafından AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın'a hediye verildi.

Programa, AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım, Erzincan Valisi Mehmet Makas, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Sinan Aksu, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, AK Parti Erzincan Milletvekilleri Süleyman Karaman, Burhan Çakır ile davetliler katıldı.