xvideos.com zenededeneme vonbonusu vewereveren siteler yarrak yarrak dinimi binisi virin sitilir 3131 Telefon

WhatsApp
TAŞRADA BİR VAKIF
_x000D_ _x000D_

Türkiye’de yakın zamana_x000D_ kadar başını İstanbul’un çektiği birkaç büyük şehir dışında Anadolu’nun_x000D_ neredeyse tamamı taşra sayılır; küçümsemenin, acımanın ve görmezlikten gelmenin_x000D_ iç içe geçtiği bir muameleye tabi tutulurdu.  Bu bakış açısının doğruluğu veya yanlışlığı_x000D_ ayrı bir tartışma konusudur. Ancak şurası bir gerçek ki, günümüzün taşrası_x000D_ geçmiştekinden oldukça farklı. Sosyal, ekonomik ve kültürel bakımdan hızlı bir_x000D_ değişim ve dönüşüm geçirmekte olan taşra, medeniyet göstergeleri bakımdan_x000D_ Ankara, İstanbul, İzmir ve Bursa gibi şehirlerimizle rekabet eder hale geldi._x000D_ Ekonomik alanda Anadolu kaplanlarından ve Anadolu sermayesinden söz edilmekte;_x000D_ daha düne kadar sanayiden bihaber pek çok taşra vilayetinden, bugün dikkate_x000D_ değer düzeyde ihracat yapılmaktadır. Ülkenin her tarafına yayılan eğitim_x000D_ kurumları ve üniversiteler arasından, dünya üniversiteleriyle rekabet edebilen_x000D_ bilim ve eğitim merkezleri yükseldi. Diğer taraftan Selçuklu ve Osmanlı_x000D_ dönemlerinde yüzyıllarca Anadolu’nun dört bir yanında hizmet veren vakıf eksenli_x000D_ sivil toplum kuruluşları, modernize olarak yeniden canlandı. Medeniyetimizi_x000D_ yeniden inşa etme fikrinin odakta olduğu gönüllülük esasına dayanan bu_x000D_ kuruluşlar sayesinde, taşra şehirlerimiz adeta geç kalmış bir rönesans_x000D_ yaşamaktadır. Bu çatılar altında kültürel, sosyal ve eğitsel faaliyetler hızla_x000D_ yayılmakta; yayınevi kurma, kitap basma, dergi ve kitap yayınlama, ulusal ve_x000D_ uluslararası organizasyonlar gerçekleştirme gibi akademik ve sosyokültürel_x000D_ etkinlikler giderek çoğalmaktadır. Bu sivil toplum kuruluşlarından biri de,_x000D_ Birlik Vakfı Erzincan Şubesi. Taşrada bu işlerin nasıl yürüdüğünü Vakıf Başkanı_x000D_ Prof. Dr. Erdal Akpınar’a sorduk. 

_x000D_ _x000D_

VAKIF FİKRİ NASIL DOĞDU ?

_x000D_ _x000D_

-Malum, özellikle sosyal ve_x000D_ kültürel alanda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları yanlış giden bazı_x000D_ şeyleri düzeltmek, mevcut seviyeyi yükseltmek veya toplumun önüne yeni projeler_x000D_ ve fikirler koymak için kurulmaktadır. Bunlardan biri veya birkaçı temel amaç_x000D_ olabilir. Bunlar ana çerçeveyi belirlemekte olup; çerçevenin içinin nasıl ve ne_x000D_ ile doldurulacağı misyonla, vizyonla ve imkânlarla yakından ilişkilidir._x000D_ Erzincan, Türkiye ve insanlık adına endişesi, söyleyecek sözü ve yapabilecek_x000D_ bir şeyi olan içlerinde benim de bulunduğum birkaç arkadaş, uygun bir çatı_x000D_ altında enerjimizi ve birikimimizi bir araya getirmenin çok daha güzel sonuçlar_x000D_ doğuracağı düşüncesiyle Birlik Vakfı Erzincan Şubesini kurdu. Esasen burada_x000D_ yürütülen faaliyetlerin bir kısmı her birimizin hayatlarında her gün rutin_x000D_ olarak yaptığı şeyler. Okumak, okuduğunu ve bildiğini paylaşmak, yardımlaşmak,_x000D_ kamuoyu oluşturmak vs. Ancak bunlar bir arada, insanların katılımıyla ve_x000D_ sistematik bir şekilde hedefe/hedeflere yönelik olarak yapıldığında etkisi çok_x000D_ daha fazla olur. Ayrıca bazı şeyler de var ki, insanın tek başına veya birkaç_x000D_ kişiyle yapabileceğinin çok ötesinde. Bu tür durumlarda tabelası olan güvenilir_x000D_ bir adres ve geniş bir katılımcı kitlesi işi kolaylaştırır. Kurumsallığın ve_x000D_ örgütselliğin giderek küreselleşen dünyanın en güçlü mekanizmaları olduğunu_x000D_ kabul etmeliyiz. Yasallık, legalizm, devletin ve kamuoyunun her türlü_x000D_ denetimine açıklık, şeffaflık. Bunlar düzgün işler yapan insanların_x000D_ korkmayacağı, tam tersine savunacağı değerler. Bireysel başarıları hariç tutmak_x000D_ kaydıyla şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki; örgütlenememiş ve kurumsallaşamamış_x000D_ yığınların ne tarihte, ne de günümüzde kayda değer hiçbir eseri veya başarısı_x000D_ yoktur.

_x000D_ _x000D_

NİÇİN BİRLİK VAKFI ?

_x000D_ _x000D_

-Yukarıda belirttiğim temel_x000D_ amaçlar çerçevesinde arkadaşlarımız arasında nasıl bir çatı altında_x000D_ kurumsallaşacağımız sorusu gündeme geldi ve arayış başladı. Yeni bir kurum_x000D_ oluşturmanın yasal ve mali güçlükleri dikkate alınarak, uygun bir vakfın veya_x000D_ derneğin şubesini açma fikri ağırlık kazandı. Bu kapsamda milli, manevi ve_x000D_ bilimsel değerleri benimsemiş, dar aidiyet ve kimlik taassubundan uzak,_x000D_ geçmişte başardıklarıyla rüştünü kanıtlamış, misyon ve vizyon bakımından_x000D_ amaçlarımızla örtüşen Birlik Vakfı’nın uygun bir tercih olacağı kanaatine_x000D_ varıldı. Bu kanaatin oluşmasında vakfın temelini oluşturan Milli Türk Talebe_x000D_ Birliği’nin (MTTB) 1916-1980 döneminde yeni nesillerin yetiştirilmesi ve_x000D_ değerlerimizin yaşatılması noktasında gösterdiği üstün gayretin ve mücadelenin_x000D_ payı büyüktür. Erzincan, geçmişte bu mücadeleden payını almış, MTTB ile gönül_x000D_ bağı güçlü olan illerimizden biridir. Dolayısıyla 1980 darbesiyle kapatılan_x000D_ MTTB’nin devamı niteliğinde olan ve 1985 yılından beri İstanbul merkezli etkin_x000D_ bir sivil toplum faaliyeti yürüten Birlik Vakfı üzerinde hiç tereddüt_x000D_ edilmeksizin mutabakat sağlanmıştır. 

_x000D_ _x000D_

VAKIF FAALİYETLERİNİZ NASIL_x000D_ GİDİYOR?

_x000D_ _x000D_

-2012 yılında yasal süreç_x000D_ tamamlanıp fiziki altyapı hazır hale getirildikten sonra, 23 Şubat 2013 tarihi_x000D_ itibariyle vakfımız açıldı. Böylece vakfımız Erzincan’daki faaliyetlerine_x000D_ başlamış oldu. Şubat ayında başlayıp Temmuz ayında sona eren Bahar Döneminde_x000D_ yaklaşık dört ay boyunca “Safahat Dersleri, Medeniyet Okumaları, Birlik_x000D_ Sohbetleri, Ekonomi ve İslam, Birlik Konuşmaları” gibi her birinin formatı_x000D_ farklı toplam otuz civarında program yapıldı. Ayrıca Eski Kültür Bakanı ve aynı_x000D_ zamanda Birlik Vakfı Kurucu Genel Başkanı İsmail Kahraman ile Anayasa Mahkemesi_x000D_ Eski Üyesi Prof. Dr. Sacit Adalı tarafından farklı tarihlerde halka açık genel_x000D_ konferanslar verildi. Çeşitli anma ve kutlama programları gerçekleştirildi._x000D_ Tatil nedeniyle nispeten sönük geçen yaz aylarında ise, çocuklara yönelik bir_x000D_ “Yaz Okulu” etkinliği yapıldı. Bu tür kültürel ve eğitsel faaliyetler yanında,_x000D_ halkın çeşitli konulardaki duyarlılık bilincini yükseltme düşüncesi kapsamında_x000D_ diğer sivil toplum örgütleriyle dayanışma içerisinde (Mısır’daki askeri darbe_x000D_ karşıtı gösteriler gibi) bir kısım çalışmalar yapıldı. Bahar Dönemi_x000D_ etkinliklerine toplu olarak yer veren oldukça kapsamlı bir bülten (Birlik_x000D_ Erzincan) çıkarıldı. Ayrıca üniversite öğrencilerine dönük bir yardım_x000D_ kampanyası başlatıldı ve sonuçlandırıldı. Nitekim bu kapsamda 2013-2014 Öğretim_x000D_ Yılında seksen öğrenciye vakfımızdan burs verilmektedir. Ekim ayı sonu_x000D_ itibariyle “Güz Dönemi” faaliyetlerimiz başlamış olup, içeriği yenilenen_x000D_ programlar çerçevesinde seminerlerimiz düzenli olarak devam etmektedir.

_x000D_ _x000D_

VAKFINIZA İLGİ NASIL?

_x000D_ _x000D_

-Faaliyetlerimizi ağırlıklı_x000D_ olarak yaklaşık 270 m² genişliğindeki vakıf binamızda sürdürmekteyiz. Yaklaşık_x000D_ 65 kişi kapasiteli bir konferans salonumuz (M. Akif Ersoy Konferans Salonu), 30_x000D_ kişi kapasiteli bir toplantı salonumuz (Sedat Yenigün Toplantı Salonu) mevcut._x000D_ Ayrıca bürolar ve mutfak dışında bir de oturma odası bulunmakta. Şunu_x000D_ memnuniyetle söyleyebilirim ki özellikle hafta sonu seminerlerine ilgi oldukça_x000D_ iyi. Programlara, konu başlığına ve konuşmacıya göre değişmekle birlikte_x000D_ ortalama 30 ile 80 kişi katılmakta. Kanaatime göre bu sayı giderek artacak._x000D_ Öğrenci, öğretmen, esnaf, tüccar, akademisyen, yönetici ve sivil toplum örgütü_x000D_ mensubu olmak üzere hemen her kesimden katılımcı söz konusu. Etkinliklerimizin_x000D_ duyurulmasında ve haberleştirilmesinde sosyal, yazılı ve görsel medyadan yoğun_x000D_ bir şekilde yararlanmaktayız. Program içeriklerinin nispeten okur-yazar bir_x000D_ kesime hitap etmesi nedeniyle toplantıların entelektüel düzeyi oldukça yüksek._x000D_ Etkisine ve yankısına gelince. Bilirsiniz, bir zamanlar Çinli bir düşünüre_x000D_ Fransız İhtilali ile ilgili kanaati sorulmuş. Çinli bilge üstünden yüzyıldan_x000D_ fazla bir süre geçmiş bu olay hakkında; “Üzerinde konuşmak için henüz erken”,_x000D_ demiş.  Ben de temkinli davranarak, vakıf_x000D_ faaliyetlerimizin yankısı oldukça fazla, ama etkisini sağlıklı bir şekilde_x000D_ değerlendirebilmek için henüz erken diyeceğim. Bakalım, zaman gösterecek.

_x000D_ _x000D_ _x000D_ _x000D_
Anasayfa Reklam Alanı 1 728x90

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!